na dilimiz Türkçe, her gün büyük bir hızla bozulmaya,
yıpranmaya devam ediyor. Dilin aslî yapısını bozmak, yeni kelime uydurmak çok
tehlikelidir. Dünyada, Türkiye’den başka dili tahrip edilen bir millet yoktur.
Son zamanlarda öyle bir kelime peyda oldu ki; artık,
gazeteci, sunucu, siyasetçi, akademisyen… hemen herkes konuşma ve yazmada, hem
de birkaç defa “gerçekleşmek” kelimesini muhtelif şekillerde kullanıyor.
Aslında “gerçek” uydurma bir kelimedir. Ecdadımız bu
kelimeyi kullanmadı. Aslı “hakikat”tir. Yavuz Bülent Bey diyor ki; “Gerçek yeni
çıktı. Hakikat kelimesi yerine gerçek kelimesini kullanılırsak ne kaybederiz?
Ne mi kaybederiz? Hakikati, hakikati!... Hem de “hakikatli yâr”, “hakikatli
dost” ile birlikte…”
Şimdi bu “gerçek” kelimesinin nerelerde ne şekilde
kullanıldığına medyadan birkaç misal verip doğrusunu da parantez içinde
gösterelim:
Cumhurbaşkanı, yakın zamanda Şam’a ziyaret “gerçekleştirecek”. (Şam’ı ziyaret
edecek)
Külliyede Cumhurbaşkanı, Maarif Vakfı başkanı ile bir
görüşme “gerçekleştirdi”. (görüştü)
Bu yıl da turistik Doğu Ekspresi Kars’a seferler “gerçekleştirecek”. (seferler yapacak)
Öğretmenlerin tayin kuraları “gerçekleştirildi”. (kuraları çekildi)
İsrail uçakları Halep’e bir saldırı “gerçekleştirdi”. (bombaladı)
Aşırı sis yüzünden pek çok uçak seferi “gerçekleştirilemedi”. (iptal edildi)
Patlama, dört katlı binada “gerçekleşti”. (meydana geldi)
Kongreye rekor seviyede katılım “gerçekleşti”. (iştirak oldu)
Belediye, konser ödemelerini “gerçekleştirmedi”. (yapmadı)
Cenaze namazı “gerçekleştikten”
sonra aile mezarlığına defnedildi. (kılındıktan sonra)
Astronotlar Şubat ayı sonuna kadar dönüşlerini “gerçekleştiremeyecekler”. (geri
dönemeyecekler)
Beklenen kar yağışı henüz “gerçekleşmedi”. (henüz yağmadı)
Şiddetli fırtınadan dolayı uçak piste iniş “gerçekleştiremedi”. (inemedi)
Kısaca, inemedi demek varken okunuşu da yazılışı da zor olan
“gerçekleşemedi” demeye ne lüzum var? Bekâ meselesi olan dilimizi gençliğimize
kim doğru öğretecek!...